golgeleri asfalttan kazinmis. sokaklarca aforoz edilmis hayaletler.
bir kentin karanligi ve aydinlanan bir baska kentin masumiyeti.
hissizce unutmaktan bahsedip sonsuzlugun surekli hatirlamakla lanetledigi yuzler.
nerede kalmistik?
ben yok olurken senin kullerinden dogmana sebep suratli dususlerde...
suratin kalbinde biraktigi hasarli donelerde.
belki de donuslerin gidislere oranla sikliginda.
yuzunu duvara cizdim. ona bebegin adini verdim.
her baktigimda, sanki kendi icime yaptigim yolculuk, bir kez daha vuruyor beni yerden yere.
bundan haz almiyorum. yapmaliyim.
zaruret haline gelen tum hatirlamalar, istemsiz kalp agrilari ve beynimde solo vuruslarla kendi kendimden siyrilmama sebep olan simgeler kucagima sigmaz oldu.
yapmaliyim.
onlari o duvara gommeliyim.
cesedimi kimsenin bakmayi dusunmeyecegi, tam gozlerinin onunde bir yere gommeliyim.
yoklugundan sikildim. kendi sonunu sabirla hazirlayan ve kahramanligin bedelini odemeyi coktan goze almis bir haldeyim.
gokkusaklari biriktiriyorum.
gokten kusaklar sarkitiyorum sana her bulutla baska baska yagislarla gelebilmek icin.
bir gun dondurucu sogukla yuklu dolu olmak,
ertesi gun o hepimizin en az bir kere islandigi arindirici ve acitici yagmur olmak...
gunes acmayacak.
bu kez gunesi saklandigi yerden cikmamasi, ve kararmis, yuzu dusmus hayatlarimizi aydinlatmamasi icin uyardim.
uyari atisi yaptim.
uyandirdim nihayet...
icimde ki gozu donmus cahil cesaretini.
organik parcalar yetistiriyorum kendime, yine kendi bedenimi tarla yapip.
girecegim savasta kaybedeceklerim icin degil, senin icin.
sadece sana.
yalniz kalmak istiyorum.
bildigim herseyin yaninda ama yalniz olmak.
her gun ne kadar yalniz oldugumu yuzume vurmuyorum artik.
ofkemi kontrol altina alabilmeyi nihayet basardim.
nasil bir darbe yersem yiyeyim, yikilmamayida.
devriliyor gozlerim.
golgemin uzerinden kaldiramiyorum, o kadar agir.
bakislarim bir kulce kadar agir.
nereye baksam, eziliyor onlarin altinda tipki tenekeden bir oyuncak gibi.
sahi, hangi cagdayiz?
continuer....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder