17 Ağustos 2008 Pazar

Ankara'nın barları sanırım hep böyle G.' nin dediği gibi.
Şaman'a götürdüler beni, duvarlarında toprak olmuş eski bir junkie'nin yaptığı o manidar stencil'lar vardı. Ucuz ama bardaki onca çeşit içki şişesinin hepsi boştu! Sadece mariachi,votka, bira ve tekel kanyak...
İstanbul'luyu memnun etmek zordur dedı G. bardaki indigo child görünümlü adama.
Koyu bir kahve ve kanyak istedim. G. Sek votka ısmarladı yine.
Yorgun ve tam 30 saattir uykusuzdum. Dinlemedi her zamanki gibi.
İnsanların ilk gençliklerini geçirdiği yerleri ziyaret etmek beni hep değneğin iki ucunu görmeye zorluyor ruhani öneminin yanı sıra.
İstanbul' da Ankara' da yutmuş bizi.
kusmuş sonra, sindiremeyip.
12/11/07

Hiç yorum yok: